Kamusal Siber Savunma Derneği ile Çankaya İlçe Millî Eğitim Müdürlüğünün birlikte hazırladıkları “Bilişim Sistemlerinde Kişisel Verilerin Korunması ve Siber Suçlar Çalıştayı” Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Başkanlığı( BTK) Büyük Salonda gerçekleştirildi.

Katılım ve tema olarak ´Ülke Tarihinde İlk´ olan Çalıştayda; amaçlanan esas unsur, Çankaya Bölgesi’ndeki öğrenci velilerinin aile içinde ebeveyn-çocuk arasında güvenli internet kullanımı ve bu kullanıma bağlı farkındalık oluşturmak. Sonrasında ise bu farkındalığı, tüm Türkiye ‘de öğrenci ve veliler arasında yaymaktır.

Çankaya İlçe Millî Eğitim Müdürlüğüne bağlı 225 okulun yönetici ve öğretmenleri ile basın ve medya mensuplarına açık olan çalıştaya konuşmacı olarak;

Millî Eğitim Bakanlığı Eğitim Daire Başkanı

KVKK Bilgi Sistemleri Daire Başkanı

Gazi Üniversitesi Kamu Yönetimi Bölüm Başkanı

Bilim ve Sanayi Bakanlığı Veri Hizmetleri Daire Başkanı

Milletvekili (22-23-24. dönem)

RTÜK Bilgi İşlem Daire Başkanı

Marmara Üniversitesi Teknopark Genel Müdürü

YÖK Eğitim-Öğretim Daire Başkanı

Sağlık Bakanlığı Yönetim Sistemleri Daire Başkanı ve

Siber Güvenlik Uzmanları

katıldı. Çalıştayda özetle şu konulara değinildi:

 

Okulda ve ailede eğitim

Çocuklarımız birey olarak yavaş yavaş interneti kendi başına kullanmaya başladığında, “bu devasa bilgi ağı yapısında kendisine nasıl yol açacak? Hangi verilerini paylaşacak? Ve en önemlisi, kendisini bu dijital dünyada bilgisayar korsanlarından ve kötü amaçlı insanlardan ya da sistemlerden nasıl koruyacak?” soruları gündeme gelecek. Çünkü anne-babalar nasıl gerçek ortamda çocuklarını kötü insanlardan korumaya çalışıyorsa, aynı şeyi sanal ortamda da yapmak zorunda. Bu yüzden çocuklarımıza güvenli internet kullanma konusunda yol göstermeli ve onların elinden tutarak nasıl yürümeyi öğretiyorsak güvenli interneti de kullanmayı öğretmemiz gerekiyor. İnterneti güvenli kullanma eğitimi hem aile bireyleri hem de okullarda ilgili derslerde öğretmenler tarafından verilmeli.

Çocuklara rehberlik edin

Çocuklar, internette dolaşırken yalnız bırakılmamalı. Ebeveynler, çocukları ile birlikte internete girilecek zaman dilimleri oluşturmalı ve onların kendi başlarına saatlerce internette dolaşmalarına izin vermemelidir.

Bilgisayarla karşılaşan çocuk ve gençler daha çok; oyun, eğitim, gezinti/paylaşım şeklinde temel farklı kategoriler arasında etkileşime giriyor. Burada onlar için bir denge kurulmalı bu üç kategoriden eğitimi ön plana alarak dengeli bir dağılım sağlanmalı. Bilinmeyen sitelere mümkün olduğunca girmemeleri sağlanmalı.

 Dış dünyayı tam olarak algılayacakları yaşa gelene kadar çocuklar için sosyal medya ve e-posta hesapları oluşturulmamalı. Sonrasında açılan hesapların kullanımında ise aile bireyleri, çocuklara ne türden yazışmalar yapabileceği konusunda yol göstermeli. Örneğin; tanımadıkları insanların arkadaşlık davetlerini kabul etmemeleri konusunda uyarılmalı ve sosyal medyanın haberleşme, eğlence, eğitim ve bilgi kaynağı olarak kullanılabileceği anlatılmalı.

Çocuklarınızı takip edin

İnternet ortamında, sosyal medyada ve diğer iletişim kanallarında, paylaşılan resim ve yazı gibi içeriklerin hiçbir zaman silinemeyeceği bilinci verilmeli. Yani söylenen, ifade edilen her bir kelimenin sonrasında hayatlarında karşılarına çıkabileceği anımsatılmalı.

Çocukların sosyal medya hesaplarına arkadaş olarak eklenerek onların neler yaptığı, hangi içerikleri paylaştığı takip edilebilmeli.

 Arkadaşları ve diğer kullanıcılar tarafından gönderilen e-posta veya diğer farklı kanallarla iletilen dosyaların içeriğinden emin değilse veya içerikler kendisini rahatsız ediyorsa, onları açmaması ve özellikle başkalarına yönlendirmemesi gerektiği konusunda bilgilendirilmeli.

Şifrelerin basit ve başkaları tarafından tahmin edilecek şekilde olmaması önemli.  Bu konuda bazı uzmanlar şifrelerin ya cüzdan gibi güvenli bir yerde ya da güvenli parola yöneticisi uygulamaları kullanılarak saklanması taraftarı.

Çocuklarımız bizim için değerli olduğundan, dijital çağda onların interneti doğru ve dikkatli kullanmalarını sağlamak en önemli görevimiz olmalı. İnterneti tüketim aracı olarak değil bilgiyi üretim aracı olarak kullanabilme becerisini kazandırmak hem çocuklarımız hem de ülkemiz için en önemli kazancımız olacaktır.

“Bilişim Sistemlerinde Kişisel Verilerin Korunması ve Siber Suçlar Çalıştayının” nihai hedefini ise , ‘önce güvenlik’ felsefesiyle kamu kurumlarından başlatılacak olan güven çemberini genişleterek bireylere kadar yaymak, kamuda siber güvenlik konusunda farkındalığı arttırmak ve ulusal düzeyde siber saldırılara karşı hazırlıklı olmak şeklinde özetleyebiliriz.