Nevruz, yani “Yeni Gün” baharın ilk günüdür. Orta Asya’dan Balkanlara kadar uzanan geniş bir coğrafyada, binlerce yıldır kutlanan Nevruz; baharın, tazelenmenin ve yenilenmenin simgesidir.

Dilimiz, dinimiz, etnik kökenimiz ne olursa olsun, hepimize, topraktan gelip toprağa döneceğimiz gerçeğini bir kez daha hatırlatan Nevruz, aramızdaki sevgi, saygı, hoşgörü, dostluk ve kardeşlik duygularını güçlendiren bir dönüm noktasıdır.

Bizler, birbirinden farklı kültürlere mensup insanlarla aynı coğrafyayı paylaşmış, farklılıkları zenginlik olarak kabul etmiş bir medeniyetin temsilcileriyiz.

Günümüzde de devletimiz,tarihî mirasımıza, kültür ve medeniyetimize yakışır bir şekilde, toplumsal birlik ve beraberliğimizi daha da güçlendirecek adımlar atmaya devam ediyor.Bu sayede devletimizin inşallah, içeride ve dışarıda ülkemiz üzerinde hain emelleri olanların tüm çabalarını boşa çıkaracağına kalpten inanıyoruz.Bizler de bir arada yaşama azmimizi kararlılıkla sonsuza dek korumaya devam etmeliyiz

Bugünlerde, yurdumuzun dört bir yanında neşe ve sevinç içinde kutlanan Nevruz, dostluk ve kardeşlik bağlarımızın daha da güçlenmesine, birbirimize daha da kenetlenmemize ve birlikte içinde bulunduğumuz zorlukları aşmamıza vesile olacaktır.

Yüzlerce yıllık kültür birikimimizin kadim değerlerinden biri olan “Nevruz”u, geleceğimizin teminatı olan çocuklarımıza iyi anlatmalıyız. Onların da hoşgörüyü, barışı, sevgiyi, insanî değerleri kendilerinden sonra gelecek nesillere aktarmasını sağlamalıyız.

Bu duygu ve düşüncelerle umudu, bolluğu ve bereketi müjdeleyen Nevruz’un, ülkemiz başta olmak üzere kardeş ülke ve toplumlar için barış, bereket ve esenliğe vesile olmasını diliyor, 21 Mart Nevruz Bayramı’nızı kutluyorum.